Hem rahat hem şık olabilmek diye tanımlamış modacı büyüklerimiz.
Modacı Özlem Süer, ' 1920'lerde smart casual olarak, 1950'ler Amerika'sında ise business casual yani ofis modası olarak ortaya çıkan bu stil, günümüzde yönetim kadrosunun hayatını kolaylaştıran konforlu bir duruş yarattı. Bu tarzda makyaj , saç, ayakkabının topuğunun yüksekliği, etek boyu ve renge kadar bütün detaylar giyeni rahat ettirmeli ve çok abartılı olmamalı' diyor...
Genelde ofis çalışanlarının 'serbest cuma' yı şenlendirdikleri smart casual ofislere sığmamış ve sokaklara taşmış... Ve tabi beklenen olmuş, kimi 'smart'ını abartmış kimi 'casual'ını :) Durum böyle olunca da 'smart casual' adı altında baya baya serbest bir tarz ortaya çıkıyor...
Ofis çalışanları için serbestlikte bir yere kadar olabilir ama sokaklara taşan 'smart casual' için bence istediğiniz tarafını abartın :)
Network, İpekyol, Park Bravo, Banana Republic, Journey, 'smart casual' için didik didik edilebilecek mağazalar.
Blazer ceket içine düz bir t-shirt ve altına seçeceğiniz dar paça bir pantolonla 'smart casual'ı yakalayabilirsiniz. Tercihiniz portföy çantadan yana olursa şıklığınızı pekişmiş olur.
Yakası fiyonklu gömleği, uzun tiril tiril bir etekle kombinleyerek de hem şık hem rahat olabilirsiniz.
Beyaz bir ceketin altına giyeceğiniz jean size sokaklarda şıklık ve rahatlık sağlar. Jean yerine tercihiniz etek olursa iş yerinde de kullanabileceğiniz bir kombininiz olur.
Bol, yüksek bel keten pantolon ve kısa ceket kullanarak hem ofiste hem sokaklarda şıklığınızı gösterebilirsiniz.
Görüşmek üzere...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder